cocukpsikolojisi-alperbudan
  ÖĞRENME KURAMI VE DİLİN ÖĞRENİLMESİ
 

İnsan yavruları,üç kısa yıl içinde ağlamadan başlayarak,konuşulduğunu duydukları dilin son derece karmaşık sözel simgeler sisteminin temel seslerini,yapısını ve işlevini kazanmaktadır.Dil gelişiminde de,tıpkı diğer gelişim alanlarında olduğu gibi aynı yaşlardaki çocuklar benzer özellikler göstermektedir.Aynı yaştaki çocukların kullandıkları sözcük sayısı,kurdukları cümle yapısı,hatta ses tonları ve vurgulamaları bile birbirine benzemektedir.Bu benzerliği dikkate alan gelişim psikologları,dil gelişiminin bilişsel gelişime paralel olarak ortaya çıktığını kabul etmektedirler.Birey,bilişsel gelişim dönemlerinde ilerledikçe dil kullanımındaki beceri ve yetenekleri de artmaktadır.Bir başka deyişle bilişsel gelişim ve dil gelişimi birbirini tamamlayıcıdır.

Dilin üç temel öğesi bulunmaktadır.Birey dilin bu öğelerinin gereğini yerine getirebildiği takdirde dili öğrenebilmektedir.Bu öğeler şöyle sıralanmaktadır :

Ses: Çocuk doğduğundan itibaren ses çıkaran bir varlıktır.Zamanla bebek ihtiyaçlarının giderilmesi için daha anlamlı sesler çıkarmaya başlamakta ve daha sonraki aylarda çevresinden duyduğu sesleri taklit etmektedir.Bebeğin yaptığı ses taklitleri zaman içerinde gelişerek dilin kazanılmasına yardımcı olmaktadır.

Sıra: 2. ve 3. aylardan itibaren bebek çıkardığı sesleri sıraya koymakta ve çevresindekilerin anlayabileceği ilk kelimeleri söylemeye başlamaktadır.Bunlar genelde aynı hecelerin tekrarından oluşur.De de,ba ba gibi.Bebek bunların anlamını bilmez.Daha sonraki aylarda bebekler,isimler başta olmak üzere yeni kelimeleri bilinçli olarak kullanmaya başlar.

Anlam: Kelimelerin anlamını bilmek ve bunlara uygun cümleler kurmaktır.

Dil Gelişimini Açıklayan Kuramlar

Dil gelişimi,davranışçı,sosyal öğrenme ve psikolinguistik kuramlara göre şu şekilde açıklanmaktadır:

1)Davranışçı Kuram:Davranışçı kurama göre,bebekler,kendileri istendik sonuçlara götürdüğünü keşfettikleri sesleri tekrar etmekte ve bu yolla konuşulan dili öğrenmeye başlamaktadırlar.Tesadüfen günlük dilde var olan sesleri yada benzer sesleri çıkardıklarında çevrelerindeki yetişkinler tarafından ödüllendirilirler.Bu ödüller pekiştireç olmakla,böylece bebek aynı sesleri tekrarlamakta ve öğrenmektedir.Pekiştirilmeyen sesler ise sönmektedir.Böylece dil öğrenilmektedir.

2)Sosyal Öğrenme Kuramı: Bu kurama göre çocuk ,model alma ve taklit etme süreçleri ile içinde yaşadığı kültürün dilini öğrenmektedir.Kendinden daha büyüklerin pekiştirilen seslerini birey öğrenmekte ve böylece dil gelişimi ortaya çıkmaktadır.

3)Biyolojik Temelli Kuramlar(Psikolinguistik Kuram): Psikoloji ve dilbilim disiplinlerinin birleşimden meydana gelen bir kuramdır.Psikolinguistik kuramcılar,çeşitli kültürlerden bebeklerde,insanın doğumdan,konuşabildiği zamana kadarki sözel anlamlarını incelemiş ve bütün bebeklerin içinde bulundukları kültür ve karşılaştıkları dile bakılmaksızın son derece benzer dil evrelerinden geçtiklerini ortaya koymuşlardır.Aynı evde yetişen yetişen çocukların farklı zamanlarda konuşmaları,farklı kültürlerde yetişen çocukların ilk çıkardıkları seslerin benzer olması,hiç işitemeyen çocukların özel eğitimle konuşmayı öğrenebilmeleri dil gelişiminin biyolojik bir temeli olduğu görüşünün ortaya çıkmasına neden olmuştur.

Bu görüşün öncüleri Chomsky,McNeill ve Lenneberg’dir.Bunlara göre dil gelişimi biyolojik ve psikolojik temellidir.İnsanın beyni ve sinir yapısı,genetik olarak dili öğrenecek biçimde tasarlanmıştır.Başka bir ifadeyle insanlar doğuştan dil öğrenebilmek için özel bir mekanizmaya sahiptirler.Chomsky tarafından “dil kazanma aygıtı” olarak tanımlanan bu  mekanizma,çocuğun çevresinde konuşulan dili içselleştirmesini,kurallarını anlayarak öğrenmesini ve daha sonra da uygun dil bilgisi kuralları ile konuşmasını sağlamaktadır.Bu nedenle çocuklar,aynı aşamalardan geçerek biyolojik olarak belli bir olgunluk düzeyine geldiklerinde tıpkı yürümeyi öğrenir gibi konuşmayı öğrenmektedirler.

Yeni öğrenilen her ifade linguistik mekanizmada temel ve yüzeysel olmak üzere iki yapıya sahip olur.Temel yapı,kavramların düşünsel düzeyini,yüzeysel yapı da konuşulan sözcükleri içerir.Dil öğrenirken çocuklar düşünsel olarak önce seslerin anlamlarını kavrarlar ve daha sonra onları yüzeysel yapılar haline dönüştürürler.Sonuç olarak psikolinguistik kurama göre konuşmayı öğrenmede sözcüklerin anlamını kavrama ve anlamlı sesler çıkarma olmak üzere iki farklı süreç işler.Bu süreçler birbiri ile iç içedir ve bilişsel gelişime paralel olarak gelişme göstermektedirler.

 
  Bugün 4 ziyaretçi (9 klik) kişi burdaydı!  
 
Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol